Hemen
hemen her sofrada yer alan yoğurtla ilgili çok önemli uyarı geldi.
Bizim faydalı diye yediğimiz yoğurttaki asıl tehlikeyi Çapa Tıp
Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Yavuz Dizdar açıkladı.
Çapa
Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Yavuz Dizdar, endüstriyel yoğurdun
yoğurt olmadığını ve son dönemde artan kanser vakalarında bunun
etkisinin ilk sırada olduğunu söyledi.
Kanser hastalığı her geçen gün artıyor. Etrafımızda her gün birisine
kanser teşhisi konulduğunu duyuyoruz. Uzmanlar, kanserdeki bu kadar
yoğun bir artışı yalnızca sigara ile alkolle ve obezite ile açıklamanın
mümkün olmadığını düşünüyor.
Rotahaber'e konuşan Çapa Tıp
Fakültesi Hastanesi öğretim üyesi Dr. Yavuz Dizdar bu kadar çok hasta
ortaya çıkmasını herkesin maruz kaldığı bir etmenle olabileceği
görüşünde. Beslenme açısından da birbirinden çok farklı sosyal statüdeki
insanlarda da kanserin görüldüğüne dikkat çeken Dizdar, "şunları
hayatınızdan çıkarın diyebileceğiniz neler var" sorusuna şu cevabı
verdi:
"Biz bilim adamları olarak geçtiğimiz yıllarda bunu çok
tartıştık. Birinci sırada olan yoğurt hala ilk sıradaki yerini koruyor.
Bizim ülkemizde yoğurt, diğer ülkelere göre açık ara daha çok tüketilen
bir üründür. Yoğurt, beslenmeden öte insan vücudunun dengesinin
korunması açısından da çok önemlidir."
Bu sözleri ifade eden
Yavuz Dizdar, bir noktanın altını çiziyor. "Ama işlemden geçmemiş,
endüstriyel yoğurt olmamalı" diyor.
Dizdar, endüstriyel yoğurttan niçin
uzak durulması gerektiğini de şöyle anlayor:ENDÜSTRİYEL YOĞURT: "Çünkü endüstriyel
yoğurt, yapay bir ürün. Ekşimiyor, dolapta bekleyen yoğurdu haftalar
boyunca üstten yemeye devam etseniz bir şey olmuyor. Bunu ben defalarca
test etmiş biri olarak biliyorum. Biraz dikkat eden herkesin de
bildiğini düşünüyorum.
Bir ürün bu kadar çok tüketiliyorsa, bu
kadar derin bir değişime gitti ise sorun var demektir. Bir gıdanın
bozulma biçiminin dönüşmüş olması, ekşimenin ötesinde küflenmeyi bile
atlıyor olması içerikte çok fazla değişiklik yapıldığını gösterir. Kimse
kusura bakmasın. Bunlar yoğurt değiller. "
Ana fermente ürünün
yoğurt olduğunu hatırlatan Dizdar, maalesef Türkiye'de olmazsa olmazın
başında yoğurt ve ayranın geldiğini hatırlatıyor.
HER ŞEY SON 10 YILDA DEĞİŞTİ
Türkiye'de yoğurdun bir 10-15 yıl önce kesinlikle böyle olmadığını
hatırlatan Dizdar, bu yeni yoğurt yönteminin bilinçli bir şekilde
Türkiye'ye dayatıldığını söyledi. Dizdar, bu güçlerin, yoğurda ilişkin
Türkiye'deki yasal tebliğleri bile değiştirdiğini ifade etti. Kendisinin
bu konuda eleştirileri gündeme getirdiğinde bazı endüstriyel yoğurt
üreticilerinin, "Hocam size bozulmayan yoğurt verdik daha ne
istiyorsunuz" diyenlerin olduğunu dile getirdi.
Dizdar, "Peki
hayatımızdan her şeyi ile yoğurdu çıkarmalı mıyız?" sorusuna da kesin
bir cevap veriyor. "Kesinlikle hayatımızdan çıkarmamalıyız. Tam tersine
mümkün olduğu kadar daha çok yer açmalıyız. Ama, endüstriyel yoğurdu
bırakıp yoğurdu evde yapmalıyız" diyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.