AŞURE GÜNÜ
Bir
yerde çok kültürlülük varsa, bu kültürlülük eşit şartlarda yaşatılıyorsa, orada
dirlik ve düzenlik vardır. Her kes yaşamından hoşnuttur. Aşurede bildiğiniz
gibi değişik gıdalardan oluşur, pek çok kişide sever ve onu zevkle yer…
Muharrem
ayı bir çok iyiliklere vesile olmuşken ehlibeytin felaketi olmuştur ,Hz
Hüseyinin 10 muharremde şehit edilmesi islamın içine fitnenin girmesi
islamiyete EMEVİ İSLAMIN hakim olması
İslam dünyasında bir çok karışıklığa neden olmuş bu karmaşa günümüzde bile devam
ediyor.Sünni
inanca göre 10 muharremde aşure pişmesi
ve aşurenin bir bayram havasında geçmesi gerekir diyor bazı suni alimler
Alevi inancına göre muharrem orucu 12 gündür
12 imam adına 3 günde masumu paklar yani
kerbelada şehit olanlar için tutulur toplamda 15 gündür Alevilikte aşura yas havası içinde geçer
çünki bu ay ehlibeytin felaketi olmuştur.Bu ayda oruç sonunda kurbanlar kesilir
,kuran okunur aşura cemleri yapılır
Konumuza
dönersek, Aşure için değişik görüşler öne sürülür:
1)
Hz. Nuh, gemisini yapar, her canlıdan birer çift alır. Her yiyecekten de yeteri
kadar gemi anbarına doldurur ve denize açılır. Bildiğiniz gibi, uzun-fırtınalı
bir yolculuktan sonra, Ağrı dağın eteğine varır. Fırtına diner ama ambarda
yiyecekler bitmiştir. Torbaların dibinde kalanlar bir kazana konur, bununla bir
çorba yapılır ve insanlara dağıtılır. Çeşitli
gıdaları içerisinde barındıran çorbaya Aşure denir.
2)
Bazılarına göre: Kışta her şey biter. Kıştan kurtulmanın, bolluğa ermenin
anısına yapılan bir çorbadır.
3)
Bir çok kişiye göre ve Tiyatrocu-Yazar Ali Haydar Celasun’a göre ise: “Aşure
Mozaik tatlının adıdır. Çok kültürlülüğü içerir.
Dersimlisi
balını,
Erzincanlısı
hediğini,
Malatyalısı kaysısını,
Çorumlusu
nohutunu,
Aydınlısı incirini,
Anteplisi
fıstığını,
Maraşlısı
narını,
Adıyamanlısı
dutunu,
doğusu
batısı, nesi varsa koymuş kardeşlik kazanına,
suyunu
koymuş Şırnaklısı
ateşini yakmış Diyarbakırlısı,
kepçesini
vermiş Mutlusu
ve kaynamış çorbası Anadolu-Mezopotamya
ocağında, çıkmış ortaya Aşure”.
Aşure,
Sunnisinde, Şafisinde, Yezidinde, Ermenisinde, Alevisinde, Rumunda,
Yahudisinde, velhasıl dinlisinde, dinsizinde kutsal tatlı oluvermiş.
ALEVİLİKTE
AŞURE DAHA KUTSALDIR. Bazıları Aşureyi pişirip dağıtmadı mı kendi kişiliğinde
Alevilikten bir şey eksildiği inancına kapılır, “HIZIR BİZDEN YÜZ ÇEVİRDİ “
derler.
Alevilikte,
Aşure pişen eve dirlik düzenlik uğrar, hastalık ve kem gözler zail olur inancı
çok güçlüdür.
"ŞEHRULLAHİ'L-MUHARREM" olarak meşhur olan, yani "Allah'ın ayı
Muharrem" olarak bilinen Muharrem ayı, İlahi bereket ve feyzin, Rabbani
ihsan ve keremin coştuğu ve bollaştığı bir aydır.
Müslümanlar arasında
aşure denen çorbanın pişirilip gelen misafire ikramı komşulara dağıtılması
geleneği komşuluk ilişkilerini geliştirme , hayır işlemek, hediyeleşmek, gönül
almak toplumsal birlikteliği devam ettirmek için güzel bir vesile olmuştur
TRAKYA DA İNANIŞA GÖRE;aşure tenceresinin kapağı 1,5 yasini şerif okunarak dua ile açılır.
Kapak
içine birikmiş buhar ile parmak ıslatılır,
ev halkının gözlerine göz kapaklarına göz
altlarına göz içlerine gelen kısımlara “besmele” ile hafifçe şifa niyetiyle
sürülür.
Aşure
nin anlamını bilip ihlas la yemek kişiye şifa verir.
Besin
değeri yüksek olan aşurenin bir pozisyonun da yaklaşık 500-600 kalori
bulunmaktadır.Az miktarda malzemenin pişirilmesine rağmen çok bereketli olan
aşurenin bu özelliğini pişirince ;
“aşure can a can katar pişirince bir köye yeter”
“aşure can a can katar pişirince bir köye yeter”
Alevilikte
Aşure barışın, komşuculuğun, birlik ve beraberliğin, ağız tadının sevginin
kadir kiymet bilmenin çorbasıdır…
Şu
anda aşure günün bize verdiği feyzle bu mübarek günleri yaşıyoruz.
Halkımız için en önemli günlerdendir, aşure günleri. Çünkü aşure gününün hem dini boyutu, hemde toplumsal boyutu vardır.
Hepimiz dinimiz aşısından aşure gününde meydana gelen olayları tekrar
tekrar hatırlar, oruç tutar, 40 farklı türün biraraya gelmesiyle
aşure yapıp akraba ve komşularımıza dağıtır, toplumsal bir maneviyat
havası saçarız bu mübarek günlerde.
PEKİ AMA AŞURE GÜNÜNÜN ÖNEMİ NERDEN
GELMEKTEDİR, NEDEN AŞURE DAĞITILMAKTADIR?
Birçoğumuz
aşure gününde Kerbela Olayı’nın gerçekleştirdiğini biliyoruz. Peki
ama geçmişte acaba aşure gününe denk gelen zaman dilimlerinde başka önemli
olaylar olmuş mudur acaba? İşte size aşure günüyle alakalı
aradığınız bütün soruların cevabını bulabileceğiniz bir yazı:
AŞURE GÜNÜ VE GECESİ
NEDİR? NE ANLAMA GELİR?
Muharrem
ayının onuncu günü Aşure günüdür.Alevilikte muharremin 12. Günü aşure çorbası pişer ve 12
çeşit besinden oluşur
Muharrem ayı, Kur’an-ı kerimde, kıymet verilen
dört aydan biridir. Muharremin birinci günü oruç tutmak, o senenin tamamını
oruç tutmak gibi faziletlidir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Ramazandan
sonra en faziletli oruç, Muharrem ayında tutulan oruçtur.) [Müslim]
Bu
ayın en kıymetli gecesi de Aşure gecesidir. Allahü teâlâ, birçok duaları Aşure
günü kabul etmiştir.
Hazret-i
Âdem’in tevbesinin kabul olması,
Hazret-i
Nuh’un tufandan kurtulması,
Hazret-i Yunus’un balığın karnından çıkması,
Hazret-i İbrahim’in ateşte yanmaması,
Hazret-i İdris’in canlı olarak göğe
çıkarılması,
Hazret-i Yakub’un, oğlu Hazret-i Yusuf’a
kavuşması,
Hazret-i Yusuf’un kuyudan çıkması,
Hazret-i
Eyyüb’ün hastalıktan kurtulması,
Hazret-i
Musa’nın Kızıl denizi geçmesi,
Hazret-i İsa’nın doğumu ve ölümden kurtulup,
diri olarak göğe çıkarılması Aşure günü oldu.
Hadis-i
şerifte buyuruldu ki:
(Aşure
günü Nuh aleyhisselamın gemisi, Cudi dağına indirildi.
O gün Nuh ve yanındakiler, Allahü teâlâya
şükür için oruçlu idiler.
Hayvanlar da hiç bir şey yememişti.
Allahü teâlâ denizi, beni İsrail için, aşure
günü yardı.
Yine Aşure günü Allahü teâlâ Adem
aleyhisselamın ve Yunus aleyhisselamın kavminin tevbesini kabul etti
.
İbrahim aleyhisselam da o gün doğdu.) [Taberani]
Öteden
beri Kureyş de, Resulullah da Aşure günü oruç tutardı. Medine’ye gelince de
yine o gün oruç tuttu ve tutulmasını emretti. (Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu
Davud)
Medine’de
aşure günü oruç tutan Peygamber efendimiz, Yahudilerin de oruç tuttuklarını
gördü. (Niye oruç tutuyorsunuz?) diye sordu. Onlar da, (Allah’ın İsrail
oğullarını düşmanından kurtardığı bir gündür, Musa bu günde oruç tuttuğu için)
dediler. Resulullah efendimiz de, Müslümanların bugün oruç tutmalarının
sebebini anlatmak için, (Ben Musa aleyhisselama sizden daha layıkım) buyurdu.
(Buhari, Müslim, Ebu Davud)
CELAL ABBAS GİTME FIRATA .KERBELAYA AĞIT
AŞURE GÜNÜNDE
YAPILACAK İŞLER:
1-
Aşure günü oruç tutmak sünnettir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Aşure
günü oruç tutanın, bir yıllık günahları affolur.) [Müslim, Tirmizi, İ. Ahmed,
Taberani]
(Aşure
günü oruç tutan o yıl tutamadığı [nafile] oruçlarının sevabına kavuşur.)
[Deylemi]
(Aşure
günü bir gün önce, bir gün sonra da tutarak Yahudilere muhalefet edin.)
[İ.Ahmed]
(Aşurenin
faziletinden faydalanın! Bu mübarek günde oruç tutan, melekler, peygamberler,
şehidler ve salihlerin ibadetleri kadar sevaba kavuşur.) [Şir’a]
[Yalnız
Aşure günü oruç tutmak mekruhtur. Bir gün öncesi veya bir gün sonrası ile
tutmalı!]
Peygamber
efendimiz bir gün öğleye doğru buyurdu ki:
(Herkese
duyurun! Bugün bir şey yiyen, akşama kadar yemesin, oruçlu gibi dursun! Bir şey
yemeyen de oruç tutsun! Çünkü bugün Aşure günüdür.) [Buhari, Müslim, Ebu Davud]
Peygamber
efendimiz, bugün bir hurmayı mübarek ağzında ıslatıp çocukların ağzına verirdi.
Çocuklar, Resulullahın mucizesi olarak akşama kadar bir şey yiyip içmezlerdi.
Bugün bazı hayvanların bile bir şey yemediği bildirilmiştir. Bir avcı, Aşure
günü, bir geyik yakaladı. Geyik, yavrularını emzirip akşamdan sonra dönmek
üzere, avcının izin vermesi için, Resulullah efendimizden, şefaat istedi. Avcı,
geyiğin akşama kalmadan hemen gelmesini isteyince, geyik, (Bugün Aşure günüdür.
Bugünün hürmetine yavrularımızı emzirmeyiz. Onun için akşamdan sonra gelmek
için izin istedim) dedi. Bunu duyan avcı, geyiği Resulullaha hediye etti. O da,
geyiği serbest bıraktı.
2-
Sıla-i rahim yapmalı.
Yani akrabayı ziyaret edip, hediye ile veya çeşitli yardım ile gönüllerini
almalı. Hadis-i şerifte, (Sıla-i rahmi terk eden, Aşure günü akrabasını ziyaret
ederse, Yahya ve İsa’nın sevabı kadar ecre kavuşur) buyuruldu. (Şir’a)
3- İlim
öğrenmeli!
Hadis-i şerifte, (Aşure günü, ilim öğrenilen veya Allahü teâlâyı zikredilen bir
yerde, biraz oturan, Cennete girer) buyuruldu. Bu gece ilim olarak, ehl-i
sünnete uygun bir kitap, [mesela İslam Ahlakı veya Tam İlmihal Seadet-i
Ebediyye] okumalıdır. Ayrıca Kur’an-ı kerim okumalı, kazası olan kaza namazı
kılmalı. (Şir’a)
4-
Sadaka vermek sünnettir, ibadettir. Hadis-i şerifte, (Aşure günü, zerre
kadar sadaka veren, Uhud dağı kadar sevaba kavuşur) buyuruldu. (Şir’a)
(Bugün
aşure ibadet) diye aşure pişirmek günahtır. Aşurenin bugüne mahsus ibadet
olmadığını bilerek, bugün aşure veya başka tatlı yapmak günah olmaz, sevap
olur. Bu inceliği iyi anlamalı. Tedavi niyetiyle sürme çeken bugün de
sürmelenebilir. Hadis-i şerifte, (Aşure günü ismidle sürmelenen, göz ağrısı
görmez) buyuruldu. (Hakim)
5- Çok
selam vermeli.
Hadis-i şerifte, (Aşure günü, on Müslümana selam veren, bütün Müslümanlara
selam vermiş gibi sevaba kavuşur) buyuruldu. (Şir’a)
6-
Çoluk çocuğunu sevindirmeli! Hadis-i şerifte, (Aşure günü, aile efradının nafakasını
geniş tutanın, bütün yıl nafakası geniş olur) buyuruldu. (Beyheki)
7-
Gusletmeli.
Hadis-i şerifte, (Aşure günü gusleden mümin, günahlardan temizlenir) buyuruldu.
(Şir’a)
[Bu
sevaplar, itikadı düzgün olan, namaz kılan ve haramlardan kaçan mümin içindir.
Bunlara riayet etmeyen kimse, Aşure günü, bir değil, defalarca gusletse,
günahları affolmaz.]
Hazret-i
Hüseyin, 10 Muharremde şehid edildi. O yüce imamın şehid edilmesi, elbette
bütün müslümanlar için büyük musibet ve üzüntüdür. Hazret-i Ömer, Hazret-i
Osman, Hazret-i Ali ve Hazret-i Hamza’nın şehid edilmeleri de, böyle büyük
musibet ve üzüntüdür. Fakat, Peygamber efendimiz, Hazret-i Hamza’nın şehid
edildiği günün yıldönümlerinde matem [yas] tutmadı. Matem tutmayı da emretmedi.
Matem yasak olmasaydı, herkesten önce Peygamber efendimizin ölümü için matem
tutulurdu. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Matem
tutan, ölmeden tevbe etmezse, kıyamette şiddetli azap görür.) [Müslim]
(İki
şey vardır ki, insanı küfre sürükler. Birincisi, birinin soyuna sövmek,
ikincisi, ölü için matem tutmaktır.) [Müslim]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.